Avrupa Konseyi’ne üye ülkelerdeki yasaların, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) uygun olup olmadığını denetlemekle görevli Venedik Komisyonu Türkiye'de terörle mücadele kapsamında hazırlanan 7262 sayılı Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesi Kanunu'nun insan hakları açısından kapsamlı sonuçlarının olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Komisyon'un yayımladığı görüşte, komisyonun hukuk uzmanları tarafından incelenen kanunun uluslararası gereklilikleri aştığı ve temel insan hakları özellikle dernek kurma özgürlüğü ve ifade özgürlüğünün yanı sıra adil yargılanma hakkı açısından kapsamlı sonuçlara neden olduğu belirtildi.
Komisyonun Türkiye'nin terör açısından yüzyüze geldiği zorlu güvenlik durumunun farkında olduğu kaydedilen açıklamada, yine de Avrupa Konseyi'nin üye devletlerinin terörle mücadele için adım atarken uluslararası insan hakları gibi bütün uluslararası hukuki yükümlülüklerine uymaları gerektiğinin altı çizildi.
Venedik Komisyonu ayrıca bahse konu kanunun amaç ve etkinliklerinden bağımsız olarak Mali Eylem Görev Gücü’nün (FATF) ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kitlesel imha silahlarının yayılmasının önlenmesine ilişkin kararlarında belirtilen tavsiyelerin ötesine geçtiğini de kaydetti.
Komisyon tarafından vurgulanan kaygılar arasında yardım toplama konusunda ayrım gözetmeksizin getirilen yeni koşullar, sivil toplum kuruluşlarının risk değerlendirmesinde şeffaflığın olmaması ve bir derneğin yönetim kurulu üyesinin görevden alma ve yeni üyeleri atama konusundaki uygulamalara dikkat çekildi.
Komisyon yasanın acele bir tavırla sivil toplum ve paydaşlar tarafındna yeterince tartışılmadan kabul edilmesini esefle karşıladıklarını ve bunu demokratik perspektif açısından sorun olarak tanımladıklarını da ifade etti.
27 Aralık 2020 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilerek Resmi Gazetede yayımlanan kanun dört gün sonra yürürlüğe girmişti. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin Hukuk İşleri ve İnsan Hakları Komitesi Şubat 2021'de kanunun uluslararası insan hakları standartlarına uygun olup olmadığı konusunda Venedik Komisyonu'nun görüşüne başvurmuştu.