Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala'nın “derhal serbest bırakılması” için çağrıda bulunan, aralarında ABD, Fransa ve Almanya'nın da olduğu 10 ülkenin büyükelçileri hakkında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'na "10 büyükelçinin bir an önce istenmeyen adam ilan edilmesi" talimatı verdiğini söylemesi dünya basınında geniş yer buldu.
Birçok farklı haber sitesi Erdoğan'ın potansiyel bir diplomatik krize yol açabilecek ifadelerini öne çıkarırken, uluslararası ajanslar da haberi son dakika koduyla geçti. Kavala ile ilgili açıklamada ABD, Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka, Kanada ve Yeni Zelanda'nın Türkiye büyükelçilerinin imzaları yer alıyordu.
Britanya devlet haber ajansı BBC, Erdoğan'ın açıklamasından sonra "ne olacağının bilinmediğini" ifade etti. Haberin altında BBC Türkçe'den Ece Göksedef'in "Çok cesur bir hamle" başlıklı analizi yer aldı. Göksedef, "Bu çok cesur bir hamle, büyük ihtimalle bir güç gösterme hamlesi, özellikle seçimlerden 1.5 yıl önce yapıldığını düşünürsek iç politika için. Bazı analistler söylemin iç politikaya yönelik olduğunu düşünüyor. Bazıları ise Erdoğan'ın cidden söylediğini yapma konusunda ciddi olduğuna inanıyor. Göreceğiz." yazdı.
Dünyanın en çok abonesi bulunan haber ajanslarından Reuters da açıklamaları abonelerine son dakika koduyla geçerken, haberde Norveç Dışişleri Bakanlığı'nın kendilerine yaptığı açıklamaya yer verdi. Norveç Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin konuyla ilgili kendilerine bilgilendirme yapmadığını belirtirken, "Bizim büyükelçimiz sınır dışı edilmeyi hak edecek hiçbir şey yapmadı" dedi.
Reuters ayrıca Kavala'nın "Bu şartlar altında adil bir yargılama yapılmasına imkân kalmadığından, bundan sonra duruşmalara katılmamın anlamsız olacağına inanıyorum" açıklamasına yer verdi.
Britanya'nın önde gelen gazetelerinden The Guardian da Erdoğan'ın açıklamalarını Reuters'tan alıp uzun süre internet sitesinin manşet bölümünde tuttu.
ABD gazetesi New York Times'ın İstanbul Büro Şefi Carlotta Gall, konuyla ilgili olarak yazdığı haberde, Erdoğan'ın açıklamalarının "Batı'yla soğuk ilişkilere dönüşü işaret edebileceğini" ifade etti. Haberde Erdoğan'ın son zamanlarda Türkiye'deki kötü ekonomik durum nedeniyle Batı ile ilişkileri düzeltmeye çalıştığı ifade edildi.
Gall, 10 büyükelçinin yaptığı açıklamanın arkasındaki itici gücün Biden hükümeti olduğunu ifade etti.
Rus devlet haber ajansı RIA Novosti de haberi aboneleriyle son dakika olarak paylaştı. Geçen haftalarda genel yayın yönetmeni Dimitri Muratov'un Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldüğü Novaya Gazeta da haberi RIA'dan alarak, "Erdoğan, insan hakları savunucusu Kavala'nın serbest bırakılması için açıklama yapan on ülkenin büyükelçilerinin sınır dışı edilmesi için çağrı yaptı" başlığıyla duyurdu.
Fransız Le Monde gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 10 büyükelçinin "istenmeyen kişi" ilan edilmesine yönelik açıklamasını "Erdoğan, Batı'yla bilek güreşinde 10 büyükelçinin sınır dışı edilmesini istiyor" başlıklı bir haberle aktardı. Erdoğan'ın sınır dışı edilmesini istediği büyükelçilerin Osman Kavala'nın serbest bırakılması için çağrı yaptığı hatırlatılan haberde "Bu iş insanı Türk hükûmetinin 'sevilmeyen insanı' hâline geldi ve dört yıldır tutuksuz yargılanıyor" ifadeleri yer aldı. Haberde, Türkiye'nin Osman Kavala davası nedeniyle Avrupa Konseyi'nden yaptırım kararı alabileceği de hatırlatıldı.
Fransız Le Figaro gazetesi ise, 10 büyükelçinin sınır dışı edilme ihtimalini aktardığı haberde, bir kişinin "istenmeyen adam" ilan edilmesinin uluslararası ilişkilerde nadir başvurulan bir yöntem olduğu aktarıldı. Haberde, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan'ın büyükelçilere ilişkin açıklamalarının ülkeyi "uçuruma sürüklediği" yönündeki tepkisine yer verildi.
Financial Times gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 10 büyükelçiyi "persona non grata" ilan etme yönündeki açıklamasının, Türkiye'nin Avrupa ve ABD ile hâlihazırda gerilmiş olan ilişkisinde "yeni bir dibe ulaşma" riski oluşturduğunu aktardı. Erdoğan'ın Osman Kavala için açıklama yapan 10 ülke büyükelçisine sınır dışı tehdidini yinelediği belirtilen haberde "Bu karar Ankara'nın Washington ve AB ile ilişkileri tamir etme yönündeki son çabalarını baltalayabilir, son haftalarda sert bir şekilde düşen Türk Lirası üzerinde daha ağır bir yük oluşturabilir" ifadeleri yer aldı. Haberde Washington Enstitüsü'nden Soner Çağaptay'ın değerlendirmesine yer verildi. Çağaptay kararı "Türk standartlarına göre bile delice. Bence Erdoğan, Türk ekonomisinin düzelemeyecek kadar kötüleştiğini fark etti. İşleri iyileştirmek yerine Batı'yı suçlamak istiyor" sözleriyle değerlendirdi.
Alman Die Welt gazetesi de, büyükelçilerin açıklamasının ardından gerilimin tırmanmaya devam ettiğini belirtti. Almanya Dışişleri Bakanlığı, diğer 9 ülkenin dışişleri bakanlıkları ile yoğun temas halinde olduklarını söyledi.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı ne demişti?
Erdoğan, cumartesi günü Eskişehir'de toplu açılış töreninde yaptığı açıklamada, "Kavala dediğin Soros'un Türkiye şubesi. 10 büyükelçi onun için Dışişleri Bakanlığı'na geliyor. Bu ne terbiyesizliktir ya? Siz burayı ne zannediyorsunuz? Burası Türkiye, Türkiye! Burada kalkıp da Dışişleri'ne gelip talimat verme gibi bir yola giremezsiniz. Gerekli talimatı ben de Dışişleri Bakanımıza verdim. 'Bu 10 tane büyükelçinin bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz' dedim. Zira, bunlar Türkiye'yi tanıyacaklar, anlayacaklar, bilecekler. Türkiye'yi bilmedikleri, anlamadıkları gün burayı terk edecekler" demişti.
Büyükelçiliklerin açıklamasında ne vardı?
10 büyükelçiliğin açıklamasında şu ifadeler yer alıyordu:
"Osman Kavala’nın tutuklanmasının üzerinden dört yıl geçti. Davanın, farklı dosyaların birleştirilmesi ve beraat kararından sonra yeni davaların yaratılması yoluyla sürekli geciktirilmesi, Türk yargı sisteminde demokrasiye saygıyı, hukuk devleti ve şeffaflık ilkelerini gölgelemektedir.
Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İsveç, Kanada, Norveç ve Yeni Zelanda Büyükelçilikleri olarak Türkiye’nin uluslararası yükümlülükleriyle ve milli kanunlarıyla uyumlu şekilde, bu davanın adil ve hızlı biçimde sonuçlandırılması gerektiği kanısındayız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bu husustaki kararları doğrultusunda Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasının sağlanması için Türkiye’ye çağrıda bulunuyoruz."