7. İzmir Onur Yürüyüşüne katıldıkları ve “yasaklara aykırı hareket etme” suçunu işledikleri iddiasıyla açılan ve derneğimizin soruşturma aşamasından beri takip ettiği davada 13 kişi beraat etti. Aynı nedenle yargılanan 3 çocuk da daha önce beraat etmişti.
Bu beraat kararlarına arkadaşlarımız adına sevinmekle birlikte, bu kararlar LGBTİ+’ların toplanma ve gösteri yürüyüşü haklarının ihlal edilmediği anlamına gelmemektedir. Valilikler/kaymakamlıklar tarafından alınan etkinlik yasaklama kararları, ölçüsüz ve meşru sebebi olmayan polis müdahaleleri, sivil alana yönelik baskılar devam ettiği sürece hak ihlalleri devam edecektir. Ancak bizler de hak ihlalleriyle, her alanda mücadele etmeyi sürdüreceğiz. 2021’in bu mücadelenin daha da yükseldiği bir yıl olmasını diliyoruz.
Öte yandan davanın avukatlarından birinin savunma sırasında sarf ettiği “bu iddianameyi düzenleyen savcı eğer hukukçuysa ben değilim. Hukuku bilmediği için bu iddianameyi düzenlediyse vahimdir. Bildiği halde düzenlediyse daha vahimdir” sözleri üzerine savcı tepki göstermiş ve mahkemeden suç duyurusunda bulunulmasını talep etmiştir. Mahkeme tarafından, bahsedilen avukat ve kendisiyle dayanışma gösteren diğer avukatlar hakkında savcılığa suç duyurusunda ve disiplin işlemi için baroya şikayette bulunulmuştur.
Hak savunuculuğu yapan bir sivil toplum örgütü olarak; avukatların mesleki faaliyetlerinde bağımsız olmasının ve savunma hakkının dokunulmazlığının, aslında yurttaşların haklarının korunması anlamına geldiğinin bilincindeyiz. Bu nedenle işleyecek hukuki süreçte davanın avukatlarıyla dayanışma göstereceğimizi kamuoyuna duyururuz.
