Görsel

BİANET Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu üyesi, 2014-2018 dönemi TTB Merkez Konseyi üyesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) gönüllüsü Dr. Şeyhmus Gökalp’in yargılanacağı dava öncesi bir uluslararası çağrı daha yayınlandı.

Dünya İşkenceyle Mücadele Örgütü (OMCT) ve Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) ortaklığıyla oluşturulan İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlemevi, Gökalp’in durumuna ilişkin acil çağrı yayınladı.

Çağrıda, Gökalp’e ve tüm insan hakları savunucularına yönelik yargısal tacizin son bulması gerektiği belirtildi.

Dr. Şeyhmus Gökalp, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen bir soruşturma kapsamında 20 Ekim 2020’de gözaltına alınıp tutuklandı. 80 günden uzun süren tutukluluğunun ardından Gökalp, Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 10 Şubat 2021 tarihli kararıyla serbest bırakıldı.

Davanın 15 Ekim 2021 tarihinde görülen ikinci duruşmasında, Gökalp’in “silahlı örgüt üyeliği” ve “terör örgütü üyeliği” suçlarından 7 ila 15 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Gökalp, 19 Kasım 2021’deki duruşmada bir kez daha hakim karşısına çıkacak.

“Hak faaliyetleri nedeniyle yargı tacizi”

İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlemevi, Dr. Şeyhmus Gökalp’in barışçıl ve meşru insan hakları faaliyetleri nedeniyle yargı taciziyle karşı karşıya kaldığını ve bunun ilk olmadığını belirtti:

“Bu uygulamalar, hukukun üstünlüğünün ortadan kalktığı ve yargının bağımsız olmadığı koşullar altında sivil topluma tehdit olarak kullanılmaktadır. Gözlemevi, Dr. Şeyhmus Gökalp’e ve Türkiye’deki tüm insan hakları savunucularına karşı yargı düzeyi de dahil olmak üzere her türlü tacize derhal ve koşulsuz olarak son verilmesi yönünde Türkiye yetkililerine çağrıda bulunmaktadır.”

“Hak savunucularını tacize son verilsin”

Gözlemevi, uluslararası kuruluşları da şu başlıklarda Türkiye yetkilerine çağrı yapmaya davet etti:

  • Ülkedeki insan hakları savunucularının korunmasının teminat altına alınması,
  • Hak savunucularına yönelik her türlü tacize son verilmesi,
  • Terörle mücadele mevzuatının muhalefeti susturmak ve insan hakları faaliyetleri üzerindeki baskıyı arttırmak için kötüye kullanılmasından kaçınılması.