Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp’in tutuklu olarak yargılandığı davanın 10 Şubat 2021’de görülecek duruşması öncesinde Türk Tabipleri Birliği’nce bir basın toplantısı gerçekleştirildi ve Dr. Şeyhmus Gökalp’in haksız-hukuksuz tutukluluğuna bir an önce son verilmesi istendi.
8 Şubat 2021, Pazartesi günü 12.30’da İstanbul Tabip Odası (İTO) Cağaloğlu binasında yapılan basın toplantısına TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İTO Yönetim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu, Dr. Murat Ekmez, TTB Yüksek Onur Kurulu Üyesi Prof. Dr. Taner Gören ve TTB 2016-18 dönemi başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel katıldı.
Toplantıda ilk konuşmayı yapan Dr. Şebnem Korur Fincancı içinde bulunduğumuz dönemde haksız-hukuksuz tutuklanmaların arttığına, ifade özgürlüğünün, barışçıl toplantı yapma özgürlüğünün kısıtlandığına hatta tutuklamalarla, hapis cezalarıyla karşılandığına değindi. “Adaletin olmadığı bir başka dava için buradayız. Herkes için adalet istiyoruz. TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp için de özgürlük istiyoruz.” diyen Dr. Şebnem Korur Fincancı ardından basın metnini okudu.
Basın metninde şunlar dile getirildi:
“…Dr. Şeymus Gökalp’in, iftiracı bir gizli tanığın, kendisinin çalışmadığı bir hastane ile ilgili suçlamaları ve katılmadığı, yasal ve meşru bir toplantı gerekçe gösterilerek tutuklanması işte böyle bir ülke ikliminin ürünüdür. 10 Şubat 2021 günü görülecek davada geçmiş dönem Merkez Konsey üyemiz olan ve halen TTB Yüksek Onur Kurulu üyeliğini başarıyla sürdüren meslektaşımız Dr. Şeymus Gökalp’in serbest bırakılacağına ve haksız-hukuksuz tutukluluğun sona erdirileceğine inanıyoruz.
Hekimlikte nasıl ki mesleğin esasını “önce zarar vermeme ilkesi ve hastanın çıkarı” oluşturursa, “Hakimlikte” de “masumiyet karinesi ve tutuksuz yargılanma” esastır.
Hekimlikte nasıl ki tıbbi tedavi ya da ameliyat yapılması için hastadan gerçek verileri, şikayetleri ve bulguları almak; ağrısını, ateşini, grafilerini, tahlillerini gerçek verilerle değerlendirmek gerekiyorsa, “hakimlikte” yani yargılamada da kişi hakkında gerçek delillerin, bulguların ve gerçek tanıkların dikkate alınması zorunludur.
Nasıl ki yalan şikayetler, sahte grafiler, tahrif edilmiş tahliller hastaların hayatına mal olabilir ve kötü hekimlik uygulamalarıyla insan bedeni ölürse, diğerinde yani kötü “hakimlik” ve bağımsız olmayan yargılamalarda “insanlık” ölür…”
Basın toplantısında Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu, Dr. Raşit Tükel, Dr. Taner Gören ve Dr. Murat Ekmez de konuşma yaparak iftiracı bir gizli tanığın ifadelerine dayanılarak tutuklanan Dr. Şeyhmus Gökalp’in bir an önce serbest bırakılmasını, bu haksız-hukuksuz durumun sona erdirilmesini talep ettiler.