Image

İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlemevi, Front Line Defenders ve Uluslararası Af Örgütü bugün bir açıklama yayınlayarak, İHD MYK üyesi ve eski Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici hakkındaki mahkumiyet kararını adil bulmadıklarını belirttiler. Ortak açıklamada: “Bilici hakkındaki mahkûmiyet kararı 2011 ile 2014 yılları arasında MYK üyesi ve Diyarbakır Şube Başkanı olarak İHD adına yürüttüğü meşru insan hakları faaliyetlerine dayanmaktadır” denildi. Açıklama şöyle:

Türkiye’de insan hakları savunucularına yönelik baskılar sürüyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Raci Bilici, meşru insan hakları faaliyetleri nedeniyle altı yılın üzerinde hapis cezasına mahkûm edildi. İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlemevi (FIDH-OMCT), Front Line Defenders ve Uluslararası Af Örgütü, insan hakları savunucularına ve insan hakları faaliyetlerine karşı Türkiye’de süregiden baskı ortamını yansıtan bu yeni mahkûmiyet kararını üzüntüyle karşılamaktadır.

İHD MYK üyesi ve eski Diyarbakır Şube Başkanı Mehmet Raci Bilici 12 Mart 2020’de Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından “terör örgütü üyeliği” (Türk Ceza Kanunu Madde 314/2) suçlamasıyla altı yıl üç ay hapis cezasına mahkûm edildi. Mahkeme, şu an serbest olan Bilici’ye yurt dışına çıkış yasağı

getirdi. Bilici hakkındaki mahkûmiyet kararı 2011 ile 2014 yılları arasında MYK üyesi ve Diyarbakır Şube Başkanı olarak İHD adına yürüttüğü meşru insan hakları faaliyetlerine dayanmaktadır. Mahkemenin gerekçeli kararı henüz açıklanmadı. Karara itiraz yolu açık; ancak üst mahkemenin mahkûmiyet kararını

onaması halinde, Avukatlık Kanunu gereğince Raci Bilici’nin avukatlık mesleğini icra etmesi mümkün olmayacaktır.

Savcı iddianamede, telefon dinleme kayıtları, ortam dinlemeleri ve 2015 ile 2016 yıllarındaki bazı sosyal medya paylaşımlarını gerekçe göstererek Mehmet Raci Bilici’nin mahkûm edilmesini talep etti.



Bilici’nin ortam dinlemesine tabi tutulan faaliyetleri; insan hakları ihlallerini izlemesi, insan hakları örgütlerinin ve Demokratik Toplum Kongresi’nin toplantılarına katılmasından ibarettir. Ayrıca, iddianamede yer verilen sosyal medya paylaşımlarının terörizmle bir bağı olmadığı gibi, herhangi bir

suç delili olarak bile nitelendirilmesi mümkün değildir.



Mehmet Raci Bilici aynı soruşturma kapsamında 1 15 Mart 2017’de gözaltına alınmış ve 21 Mart 2017’de adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Seyahat yasağı ve haftada bir kez bir polis karakoluna bildirimde bulunmayı gerektiren adli kontrol şartı, 2018 baharında kaldırılmıştı.



İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlemevi, Uluslararası Af Örgütü ve Front Line Defenders, Raci Bilici’nin insan hakları savunucusu olarak yürüttüğü faaliyetler nedeniyle “terör örgütü üyeliği” suçundan mahkûm edilmesinden derin kaygı duymaktadır. Yargısal taciz olarak görülebilecek bu haksız karar, Mehmet Raci Bilici’yi ve diğer hak savunucularını, meşru insan hakları faaliyetlerini sürdürmekten alıkoymak için cezalandırma ve susturma girişimidir.



Türkiye yetkililerine, Mehmet Raci Bilici’ye ve Türkiye’deki tüm insan hakları savunucularına yönelik mesnetsiz yargılamalar da dahil tüm tacizlere derhal ve koşulsuz olarak son verme çağrısında bulunuyoruz. Mehmet Raci Bilici hakkındaki adil olmayan mahkûmiyet kararının üst mahkeme

tarafından bozulmasını ve Bilici’nin başka hiçbir tacize uğramadan insan hakları çalışmalarını sürdürebilmesini umuyoruz. Raci Bilici’nin davasını temyiz aşamalarında da takip etmeyi sürdüreceğiz.