Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ağır sözlerle hedef aldığı Osman Kavala dört yıldır tutuklu bulunduğu cezaevinden açıklama yaptı: Bunlar suçlu olduğum algısını yaratan, doğrudan yargıyı etkileyen mesajlar. Bundan sonra duruşmalara katılmamın ve savunma yapmamın anlamsız olacağına inanıyorum.
1452 gündür tutuklu bulunan iş insanı ve insan hakları savuncusu Osman Kavala, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Afrika ziyareti sonrasında kendisi hakkında “Soros artığı” ifadesini kullanmasına ilişkin avukatları aracılığıyla yazılı bir açıklama yaptı.
Söz konusu ifadeleri “Son derece esef vericidir ve Cumhurbaşkanlığı makamının ciddiyetine uygun düşmemiştir” sözleriyle eleştiren Kavala, Açık Toplum Vakfı’yla ilişkisini ise şöyle anlattı:
“Ülkemizdeki sivil toplum kuruluşlarının şeffaf biçimde desteklenmesi amacıyla yasalara uygun biçimde kurulmuş ve faaliyet göstermiş olan Açık Toplum Vakfı’nın yönetim kurulunda diğer yönetim kurulu üyeleri gibi görev yaptım. Hiçbir dönemde başkanlığını üstlenmedim, Açık Toplum Vakfı’nı ya da George Soros’u temsil eder nitelikte bir yetkim, statüm olmadı. George Soros’un Türkiye ziyaretlerinde Vakıf yönetim kurulu üyeleriyle benim de katıldığım görüşmeleri, Vakfın çalışmaları ile ilgili sivil toplum faaliyetleri kapsamında gerçekleşti.
Bildiğim kadarıyla, Sayın Erdoğan George Soros ile bu Vakfın kuruluşundan önceki bir tarihte tanışmış ve Soros’un en son Kasım 2015’te Türkiye’ye yaptığı ziyaret sonrasına kadar, Adalet ve Kalkınma Partisi’ne mensup siyasetçiler ve Cumhurbaşkanı’nın danışmanları ile Soros’un diyaloğu devam etmiş. Ben bu görüşmelere dâhil olmadım, içerikleri hakkında da bilgi sahibi değilim.”
‘Suçlu olduğum algısı yaratan, yargıyı etkileyen mesajlar’
Kendisine yöneltilen suçlamaların herhangi bir delili dayanmıyor olmasına rağmen dört yıldır tutuklu olduğunu hatırlatan Kavala, “Cumhurbaşkanı’nın hüküm giymemiş ve yargılaması devam etmekte olan bir kişiye yönelik aşağılayıcı ve lekeleyici ifadeleri, insan haysiyetine saldırı niteliğindedir. Bunlar suçlu olduğum algısı yaratan ve yargıyı doğrudan etkileyen mesajlardır.” dedi.
‘Bundan sonra duruşmalara katılmam ve savunma yapmam anlamsız olacak’
Osman Kavala, bu şartlar altında adil bir yargılama yapılmasına imkân kalmadığını kaydetti; “Bundan sonra duruşmalara katılmamın ve savunma yapmamın anlamsız olacağına inanıyorum. Hukuk devletini savunan bir yurttaş olarak, yargının maruz kaldığı bu durumu meşrulaştırıcı bir edimde bulunmanın doğru olmadığını düşünüyorum.” dedi.