Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen, Gaziantep Başpınar OSB’de bulunan Şireci Tekstil fabrikasında eylemde olan işçileri ziyaret ettikten sonra kendini patronun yeğeni olarak tanıtan Murat Mutlu Aslan tarafından tehdit edildi. Tehditin ardından BİRTEK-SEN, yaptığı açıklamada tehdidin Başpınar işçilerine dönük bir saldırı niteliğinde olduğunu ifade etti.
Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen, Gaziantep Başpınar OSB’de bulunan Şireci Tekstil fabrikasında eylemde olan işçileri ziyaret ettikten sonra kendisini Ahmet Şireci’nin yeğeni olarak tanıtan Murat Mutlu Aslan tarafından telefonda “Sen ne sıfatla oradasın, evini bile biliyorum, konum at” denilerek tehdit edildi. Telefondaki tehdidin ardından sendikanın önünde bir arabada iki kişi beklemeye başladı.
Şikayet üzerine sendika önünde bekleyen şahıslar gözaltına alındı. Gözaltına alınanların üzerinden bıçak da çıkmasına rağmen ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. BİRTEK-SEN, yaşananların ardından Şireci Tekstil patronu Ahmet Şireci hakkında suç duyurusunda bulundu.
Türkmen’e yapılan bu tehdidin ardından BİRTEK-SEN, Yeşilsu Parkı’nda basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada işçilerin mücadelesinin yoğunlaştığı bir dönemde bu tehditlerin gelmesinin tesadüf olmadığının altı çizilirken tehdidin Başpınar OSB’deki işçilere bir saldırı niteliğinde olduğu şöyle ifade edildi:
"Bu saldırı Türkmen’in şahsında BİRTEK-SEN’e ve hakları için mücadele eden, ekmek kavgası veren Başpınar işçilerine dönük bir saldırıdır. İşçilerin haklı mücadelesinin karşısında duramayan patronlar, bu tür mafyavari yöntemlere başvurarak mücadeleyi sindirmek, işçileri korkutmak istemektedir. Buradan hem Şireci’ye hem bu tür mafyavari yöntemler kullanan şahıslara sesleniyoruz. Türkmen’e savrulan bu tehdidi, Antepli işçilere savrulmuş olarak kabul ediyoruz. Hayattaki tek ilkesinin daha fazla kâr etmek olanlara sesleniyoruz: Siz bir avuçsunuz, biz bu hayatı her gün yeniden var edenleriz. Sizin kaybedeceğiniz çok şey var. Bizim alın terimiz ve onurumuzdan başka kaybedecek bir şeyimiz yok. Siz bedel ödememiş olabilirsiniz ama biz bunlara sahip çıkmak için çok bedel ödedik, yine öderiz."
