2020 yılındaki 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nde gözaltına alınan 35 kişi hakkında açılan davada, iddianamede ‘mağdur’ olarak yer almadıkları halde, tutanaklarda sicilleri bulunduğu için davaya sonradan ‘müşteki’ olarak eklenen iki polis, müdahale anını görmediklerini ve kadınlardan şikâyetçi olmadıklarını söyledi.
Her yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günün’nde düzenlenen Feminist Gece Yürüyüşü’ne eylemine katılan 35 kişinin “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek”, “görevi yaptırmamak için direnmek” ve “kamu malına zarar vermek” iddialarıyla yargılandığı davanın sekizinci duruşması görüldü. İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanıklar katılmadı.
Duruşmada iddianamede ‘mağdur’ sıfatıyla yer almadıkları halde, tutanaklarda sicilleri yazdığı için duruşmanın beşinci celsesinde dosyaya ‘müşteki’ sıfatıyla eklenmesine karar verilen iki polis memuru tanık olarak dinlendi.
Herhangi bir şikâyetlerinin olmadığını belirten polisler, eylem günü Taksim Sıraselviler'de görevli olduklarını, sözlü veya fiziki olarak kimseye müdahalede bulunmadıklarını ifade etti. Müdahale olup olmadığını da görmediklerini aktaran polisler, sağlık raporlarının alınmasından sonra görevlerinin bittiğini söyledi.
Polislerin ardından beyanda bulunan İrem Kocabıyık'ın avukatı Ömer Demir, "Müvekkil İstanbul'da yaşamamaktadır. Gezme amaçlı gelmiştir, olayla bir bağlantısı bulunmamaktadır. O gün tesadüfen grupla karşılaşmıştır. Bu sırada da polis tarafından gözaltına alınmıştır. Alınan raporda da müvekkilin olaya karıştığına dair bir görüntü kaydı bulunmamaktadır. Beraat talep ediyoruz” dedi.
İddia makamı, esas hakkındaki görüşün hazırlanması için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesini talep etti. Savcının talebini kabul eden mahkeme, esas hakkındaki görüşün hazırlanması için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine karar vererek davayı 1 Nisan 2024 tarihine erteledi.