Bugün artık bir “torba dava” olarak anılmaya başlanan 16 sanıklı Gezi Parkı davası, birkaç aşamadan, beraat ve yeniden yargılama kararlarından, birleştirilmiş dosyalardan oluşuyor. İlk aşamada “örgüt kurmak ve yönetmek” iddiasıyla yargılanan 26 sanık beraat etti. Üç yıl sonra yeni bir iddianame hazırlandı ve hak savunucuları bu kez “Gezi eylemlerini organize ve finanse ettiği” iddia edilen iş insanı Osman Kavala ile birlikte hiyerarşik bir düzen içinde hareket etmekle suçlandı.
Van-Hakkari Tabip Odası’nın 2018-2020 Dönem Başkanı, Türkiye Psikiyatri Derneği üyesi, psikiyatr doktor Özgür Deniz Değer, 19 Mart 2020’de Mezopotamya Ajansı’nda yayımlanan ‘Tek bir virüs vakası tüm cezaevini hasta eder’ başlıklı röportajı nedeniyle ifadeye çağrıldı. Değer röportajın bir bölümünde koronavirüs salgınına karşı büyük risk altında olan hapishanelerin durumunu değerlendiriyordu.
Türkiye’deki hekimlerin yüzde 88’ini temsil eden Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) üye ve yöneticileri, 2018 yılından bu yana soruşturma ve yargılama süreçlerine maruz kalıyor, hedef gösteriliyor. “Zeytin Dalı” askeri operasyonu sonrası yaptıkları “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” açıklaması nedeniyle 11 eski yöneticiye “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçundan hapis cezası verildi. Covid-19 pandemisi sırasında yaptıkları açıklamalar nedeniyle illerdeki yöneticilerine soruşturmalar açıldı.
İnsan hakları savunucusu Özlem Dalkıran aynı zamanda bir çevirmen ve yazar. Uluslararası Af Örgütü Türkiye şubesinin kurucu üyesi. Yurttaşlık Derneği’nin (eski adıyla Helsinki Yurttaşlar Derneği) kuruluşundan bu yana çok çeşitli pozisyonlarda, kampanya ve projelerde yer aldı. Dalkıran, 2017’de Büyükada’da Yurttaşlık Derneği’ni temsilen bulunduğu eğitim çalıştayı sırasında kendisi gibi dokuz hak savunucusuyla birlikte gözaltına alındı ve tutuklandı. Sonraki üç yıllık yargılama süreci tüm hayatını değiştirdi.
Sendikacı Başaran Aksu, hayatını emek hareketinin içinde ve sahada geçirdi. Farklı işkollarından pek çok işyerindeki sendikal örgütlenmede görev aldı, bağımsız sendikaların kuruluşunda rol oynadı. Yaptığı konuşmalar ve katıldığı eylemler nedeniyle sayısız kez gözaltına alındı, hakkında onlarca soruşturma açıldı. Yargılamaya dönüşenlerden ise bugüne kadar hiç ceza almadı. 2014’te Soma’da, Dev Maden-Sen örgütlenmesi için çalışırken yaklaşık 400 kişinin linç girişimine uğradı, üç ay hastanede yattı.
Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Özgür Gündem gazetesiyle dayanışmak amacıyla başlatılan “Bir Günlük Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği” kampanyası 3 Mayıs 2016’da başladı, 7 Ağustos 2016’da sona erdi. Kampanyaya katılan 56 nöbetçi yayın yönetmeninden 49’una soruşturma açıldı. 11 soruşturma takipsizlikle sonuçlandı, 38 dosya davaya dönüştü. Yedi kişi beraat ederken, 27 kişiye ceza verildi. Şebnem Korur Fincancı, Ahmet Nesin ve Erol Önderoğlu hakkında verilen beraat kararı, İstinaf Mahkemesi tarafından bozuldu.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Balıkesir Şube Başkanı Rafet Fahri Semizoğlu, jandarma tarafından sabaha karşı evine yapılan baskınla gözaltına alındı, beş gün sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı ve hakkında soruşturma açıldı. İfadesi alınırken kendisine bir buçuk yıl evvel yaptığı cezaevi görüşmeleri soruldu. Hakkındaki suçlama “terör örgütüne finansal destek sağlamak”.
Bağımsız Maden-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Kamil Kartal, hayatı boyunca sendikal mücadele içinde yer aldı. Hakkında sayısız dava açıldı, pek çok kez gözaltına alındı. Kartal’a Akhisar Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2 yıl 9 aylık hapis cezası Yargıtay aşamasında.
Akademisyen ve hak savunucusu Ozan Devrim Yay, Eskişehir merkezli Yaşam Bellek Özgürlük Derneği’nin eş başkanı. Savunuculuk faaliyetlerinden dolayı bugüne kadar hakkında onbir kez adli soruşturma açıldı, bunların dokuzu davaya dönüştü. Yay aynı zamanda, ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ bildirisi imzacılarından biri ve hâlâ üniversitedeki görevine iade edilmedi.
Bir eğitim çalıştayı için İstanbul Büyükada’da toplanan, farklı sivil toplum örgütlerine mensup 10 insan hakları savunucusu, çalıştayın 5. günü olan 5 Temmuz 2017’de düzenlenen polis baskınıyla gözaltına alındı. 17 Temmuz 2020’de, “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına hareket etmek” “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamalarıyla savcılığa çıkarıldılar. 10 hak savunucusundan 8’i tutuklanırken, 2’si adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Haklarındaki iddianame yaklaşık üç ay sonra açıklandı.