Dava sürecini KaosGL.org’a değerlendiren Avukat Doğukan Taşdan, “Polis taciziyle sürüp giden bir yargılama süreciydi” dedi.
Bilim Estetik Kültür Sanat Araştırmaları Vakfı (BEKSAV) Sinema Kolektifi üyelerine geçen yıl Onur Ayı’nda “Pride” filmini izlemek istedikleri için açılan davanın beşinci duruşması bugün Anadolu Adliyesi 45. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Savcı, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığına ilişkin yeterli delil olmamasıyla nedeniyle beraat yönünde mütalaasını sundu. Mahkeme, yargılananların beraatine karar verdi.
Avukat Doğukan Taşdan, dava sürecini KaosGL.org’a değerlendirdi.
Esas gerekçenin gerekçeli kararda görüleceğini belirten Taşdan, “ilginç bir dava süreci oldu” diyerek şunları söyledi:
“Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülmesi nedeniyle ciddi cezaların çıkmayacağı bir davada yargılamanın en başından beri polis, özel güvenlik, adliye çalışanları, TEM polisleri davayı ısrarla takip etti. Duruşmalarda gazeteciler, avukatlar polis tacizine maruz kaldı. Polis taciziyle sürüp bir giden bir yargılama süreciydi.”
“En başından beri bunun politik bir dava olduğunu söyledik”
Taşdan, kamu görevlilerinin yargılama sürecini etkilemeye yönelik davranışlarının yargılama sürecinin en başından beri yoğun bir şekilde görüldüğünü belirtti. Taşdan, LGBTİ+ haklarına ilişkin bir dava olmasıyla nedeniyle davanın devlet tarafından sıkı bir biçimde takip edildiğinin altını çizerek şöyle dedi:
“Bir toplantı ve gösteri yürüyüşü zaten yoktu. O dönemde Onur Haftası olmasıyla nedeniyle birçok etkinliğe yasak getirdiler. Vakıf emekçilerini işkenceyle gözaltına aldılar. Yargılamanın en başından beri bunun politik bir dava olduğunu söyledik. En başından beri derhal beraat talep ettik, insanları yargılamayla yıpratmayın dedik. Bu bir toplantı gösteri yürüyüşü olsa dahi kolluk veya idari makamlar bunu engelleyemez.”