Temel çalışma alanı, kadına yönelik şiddetin her türüyle mücadele etmek olan Rosa Kadın Derneği’nin yöneticileri ve üyeleri, Mayıs 2020’den bu yana art arda düzenlenen polis baskınlarıyla gözaltına alındı, tutuklandı. Kurucularına ve yönetim kurulu üyelerine, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla dava açıldı.
Rosa Kadın Derneği 29 Aralık 2018’den bu yana, Diyarbakır merkezli bir sivil toplum örgütü olarak faaliyet gösteriyor. Bölgede bu alanda çalışan sınırlı sayıda STK’dan biri. Daha önce farklı kurumlarda, kadına yönelik şiddetle mücadele ve kadın çalışmalarında yer almış Adalet Kaya tarafından kuruldu. Kurucu üyeleri ise Ayla Akat Ata, Ruken Ergüneş Özdemir, Narin Gezgör, Fatma Gültekin, Elif Tirenç İpek Ulaş ve Yüksel Baran’dan oluşuyor.
Amaçları, kadına yönelik şiddetin her türüyle mücadele etmek, kadına yönelik her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını sağlayacak çalışmalar yürütmek, toplumsal cinsiyet eşitliğini yaygınlaştırmak için projeler geliştirmek, uygulamak, sivil toplumun ve kadın örgütlerinin güçlenmesine yönelik çalışmalar yapmak, doğayı ve doğal yaşamı korumak, demokrasi ve barış kültürünü yaymak ve gerçekleştirmek. Kuruluşlarından bu yana, yaklaşık 160 şiddet mağduru başvurucuya ihtiyacına göre destek oldular.
Gözaltına alınanlara 8 Mart ve Gülistan Doku soruldu
Rosa Kadın Derneği’ne yönelik gözaltı ve tutuklama dalgası, 22 Mayıs 2020’de başladı. Sabah 04:00 sularında Diyarbakır’da yapılan polis baskınlarında gözaltına alınan 18 kişi arasında Rosa Kadın Derneği üye ve yöneticileri de vardı. Gözaltındaki dernek üyelerine “8 Mart’ı tertip etmenizdeki amaç neydi?”, “Gülistan Doku pankartını neden taşıdınız” gibi sorular soruldu.
22 Mayıs’ta gözaltına alının 13 dernek üye ve yöneticisinden aralarında Ayla Akat Ata’nın da bulunduğu 5 kadın ertesi gün adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, 8 kadın tutuklandı. Tutuklulardan ikisi daha sonra tahliye edildi. Derneğe dönük suçlamalar arasında, bir gizli tanığın “Daha geniş kitlelerin desteğini almak için tüm kadınları ilgilendiren ve kamuoyunun yakın ilgi gösterdiği kadın cinayetleri, cinsel tacizler gibi konulara ele alarak legal görünüm imajı verip örgüte eleman kazandırmak,” ifadeleri yer aldı.
Derneğe yönelik operasyonun ikinci dalgası 7 Haziran 2020’de yaşandı. Yöneticilerden Gülistan Nazlıer ile üye Suzan İşbilen gözaltına alındı. İşbilen KOAH hastası olması nedeniyle elektronik kelepçe takılarak ev hapsine alındı, Nazlıer ise tutuklandı. 26 Haziran 2020’de dernek yöneticisi Rojda Barış, evine baskın düzenlenerek gözaltına alındı. Barış, 29 Haziran’da “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla tutuklandı.
Gazetecilere görüş verme ve atölye düzenleme suçlaması
Polis ve savcılıktaki sorgularında dernek üyelerine yöneltilen suçlamalar arasında, 8 Mart mitingini tertiplemek, trafikteki cinsiyetçiliğe ve şiddete karşı mor konvoy oluşturmak, ‘kadınlar nasıl bir barışı hayal ediyor’ içerikli atölye çalışması yapmak, savaşa karşı basın açıklaması yapmak, kayyum politikalarına karşı eylemde bulunmak ve açıklamalar yapmak, dernekten SMS mesajı almış olmak, kentteki diğer STK’lar ile ortaklaşmak, gazetecilere verdikleri görüşlerin içerikleri, katıldıkları cenaze ve taziyeler, sosyal medya paylaşımları bulunuyordu.
“Örgüt üyeliği” suçlamasıyla dava açıldı
Üç dalga halinde gelen operasyonların ardından, Rosa Kadın Derneği’nden 8 kadın tutuklandı, 8 kadın adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, iki kadın hakkında yakalama kararı çıkarıldı, bir kadın ise serbest bırakıldı. Tutuklanan hak savunucuların isimleri şöyleydi: Adalet Kaya, Narin Gezgör, Fatma Gültekin, Rojda Barış, Gülistan Nazlıer, Gülcihan Şimşek, Remziye Sızıcı, Sevim Coşkun. Kadınlara haklarında açılan davalarda “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamaları yöneltildi.
Adalet Kaya ve Remziye Sızıcı
Adalet Kaya ile Remziye Sızıcı’nın ilk duruşması, 9 Temmuz 2020’de görülecekti. Ancak mahkeme resen duruşma açtı, sanıksız ve müdafiisiz yapılan duruşma, dosyaların birleştirilmesi talebiyle Eylül ayına ertelendi. Kaya ile Sızıcı’nın tutukluluk hallerinin de devamına karar verildi. Adalet Kaya, 18 Ağustos 2020’de, duruşma tarihinden önce tahliye edildi.
Adalet Kaya'nın birleşmiş iddianamelerden oluşan davasının ilk duruşması Diyarbakır 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 3 Mart 2021'de görüldü. Kaya'ya Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Rojava Derneği'ne üyeliği soruldu. Mahkeme, Diyarbakır Valiliği Dernekler Masası’na müzekkere yazılarak Kaya’nın Rojava Derneği’ne ilişkin resmi başvurusunun olup olmadığına ve adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar vererek duruşmayı 6 Eylül 2021’e erteledi.
6 Eylül 2021'de görülen davada savcılık, dijital materyallerin incelenme raporunun beklenmesini talep etti. Kaya ve avukatı, dijital raporun gelmemesi nedeniyle savunma yapmadı. Mahkeme, dijital araştırma raporunun beklenmesine karar vererek, duruşmayı 6 Aralık 2021'e erteledi.
7 Mart 2022'deki duruşmada, müvekkiline isnat edilen örgüt talimatı ile hareket ettiğine dair hiçbir somut delil olmadığını dile getiren avukat Gazal Koluman Bayram, farklı dosyalarda benzer suçlamalarla yargılanan aynı dernek yöneticisi iki isme dair İstinaf Mahkemelerinin verdiği bozma kararlarını mahkeme heyetine sundu. Müvekkilinin DTK delegesi olup olmadığının tespiti için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma dosyasının incelenmek üzere mahkemece savcılıktan talep edilmesini istedi. Tüm talepleri kabul eden mahkeme, bir sonraki duruşmayı 22 Haziran 2022'ye erteledi.
Adalet Kaya hakkında açılan davanın, Diyarbakır 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesine 25 Ekim 2023'te devam edildi. Mahkeme, aradan geçen sürede TBMM 28. Dönem milletvekili seçilen Kaya hakkında durma kararı verilip verilmeyeceğine ilişkin mütalaanın hazırlanması amacıyla dosyayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi. Öte yandan Kaya hakkında uygulanan yurt dışına çıkış yasağının, “Temsil yetkisini sınırlandıran, Meclis çalışmalarına katılmasını engelleyecek ölçüde hürriyetini tahdit eden bir adli kontrol tedbiri olmadığını” belirten mahkeme başkanı, adli kontrol tedbirinin devamına karar verdi.
Tutuklu yargılanan Narin Gezgör 4 Eylül 2020'de, Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nce yapılan tutukluluk incelemesi sonucu tahliye edildi.
Narin Gezgör hakkında açılan davanın karar duruşması 11 Kasım 2020'de yapıldı ve mahkeme Gezgör’ün, “silahlı terör örgütüne üye olmak” ” suçunu işlediğine kanaat getirerek, 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
11 Kasım 2020’de 7 yıl 6 ay hapis cezası verilen Narin Gezgör'ün İstinaf Mahkemesi’ne taşınan davası 11 Kasım 2023'te sonuçlandı. Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi, “silahlı terör örgütüne üye olmak“ iddiasıyla Gezgör’e bir kez daha 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
Gülistan Nazlıer ve Sevim Coşkun
7 Eylül 2020'de, Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk duruşması görülen Gülistan Nazlıer de tahliye edilirken, Sevim Coşkun'un tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Gülistan Nazlıer hakkındaki davanın 18 Kasım 2020'deki duruşmasında savcı esas hakkında mütalaasını verdi ve gizli tanık ifadeleri ile Rosa Kadın Derneği üyeliğini delil olarak göstererek Nazlıer'in "silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan cezalandırılmasını istedi.
Gülistan Nazlıer ve Sevim Coşkun hakkında ayrı ayrı açılan davaların karar duruşmaları 23 Aralık 2020'de Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tutuksuz yargılanan Gülistan Nazlıer’e “silahlı terör örgütüne üye olmak” iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Tutuklu yargılanan Sevim Coşkun'a yine “silahlı terör örgütüne üye olmak” iddiasıyla 7 yıl, “görevi yaptırmamak için direnme” iddiasıyla da 1 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Coşkun, cezası kesinleşene kadar tahliye edildi. Her iki karar da istinafa götürülecek.
Rojda Barış
Rojda Barış’ın yargılandığı davanın ilk duruşması 14 Ekim 2020'de yapıldı. “Silahlı terör örgütüne üye olmak” iddiasıyla Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Barış, delillerin toplanmış olması ve kaçma şüphesinin olmadığı gerekçesiyle tahliye edildi. 2 Kasım 2020'deki ikinci duruşmada karar çıktı ve mahkeme Barış’a “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasından beraat, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasından ise 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi.
Gizli tanık anlatımlarıyla iddianame hazırlandı
29 Ekim 2020'de ise Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı gazeteci Nurcan Yalçın’a Rosa Kadın Derneği hakkında yürütülen soruşturma kapsamında, “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlarından, 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırladı. İddianamede, gizli tanıkların anlatımları, Rosa Kadın Derneği’ne üyeliği, sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterildi.
Derneğin kapısı kırıldı, içeride kimse yokken arama yapıldı
İlk dalga baskınlardan 11 ay sonra, 5 Nisan 2021'de Diyarbakır'da kadınlara yönelik bir gözaltı operasyonu sırasında Rosa Kadın Derneği'nin merkezi de tekrar basıldı. Kapısı kırıldı, alarm sistemi söküldü ve içeride hiçbir yönetici yokken arama yapıldı.
24 kadın gözaltına alındı
16 Mart 2022 sabahı, Diyarbakır’da polis birçok eve baskın yaptı. Aralarında Adalet Kaya, Rosa Kadın Derneği yöneticisi Nevin Oyman, Rosa Kadın Derneği üyesi Fatma Gültekin'in de bulunduğu 24 kadın gözaltına alındı.
Dernek yöneticisi avukata dava açıldı
Rosa Kadın Derneği yöneticisi avukat Elif Tirenç İpek Ulaş’ın dernek yöneticiliği nedeniyle “silahlı terör örgütüne üye olmak” iddiasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın karar duruşması, 1 Haziran 2023'te Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
İddia makamı bir önceki celsede ceza istemiyle verdiği mütalaasını tekrarladı. Dernek faaliyetinin “örgütleme özgürlüğü” kapsamında olduğunu vurgulayan Ulaş ve avukatları, dernekte yapılan aramada el konulan ve suç unsuru olarak gösterilen delillerin usule aykırı bir şekilde elde edildiğini belirterek, beraat talebinde bulundu. Mahkeme, avukatların savunması sonrası Ulaş’ın beraatine karar verdi.
Dernek yöneticisi Fatma Gültekin beraat etti
Elif İpek Tirenç Ulaş'ın ardından derneğin başka bir yöneticisi olan Fatma Gültekin de 19 Haziran 2023'te beraat etti. Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Gültekin'in avukatı Şeyhmus Bayhan, müvekkilinin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'ndeki açıklama ve etkinlikleri dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'de de yapıldığını bu eylemlere katılmanın örgüt çağrısı içermediğini belirtti. Rosa Kadın Derneği'nin ise faaliyetlerine devam eden bir dernek olduğunu, hakkında herhangi bir kapatma davasının da bulunmadığını aktardı.
Mahkeme heyeti, Gültekin'in eyleminin sabit olmadığını belirterek, “silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "suçu ve suçluyu övmekten" suçlamalarından Gültekin’in beraatine karar verdi.